Gebelik Hesaplama Konusunda Ne Kadar Bilgilisiniz?
Bu konuda anne-baba adayı olarak sizler konumundan doğru gebelik hesaplaması yapılabilmesi için öncelikle gebeliğin oluşma sürecini bilmeniz gerektiğini düşünmekteyiz.
Toplamda ortalama 38-40 hafta süren gebelik, iki hücre ile başlar. Erkek üreme hücresi spermium ve dişi üreme hücresi ovum birleşerek, her anne ve baba adayı için heyecan yaratan bir olguyu yani zigotu yaratır. Erkeğin spermi ile kadının yumurtalarının bir araya gelmesi sayesinde oluşan gebeliğin ne zaman oluşmaya başladığını anlayabilmek genellikle zor bir durumdur ve anne-baba adayları, bu hesaplamaları yorucu ve kafa karıştırıcı bulabilir. Bu durumda anne adayının son regl dönemini bilmek, genel olarak doktorların çok işine yarayan bir bilgidir. Doktorunuzun ya da anne-baba adayı olarak sizler tarafından doğru gebelik hesaplaması yapılabilmesi için öncelikle gebeliğin oluşma sürecini bilmeniz gerektiğini düşünüyoruz.
Gebelik Nasıl Oluşur?
Üreme hücreleri kadında ovum, erkekte spermdir. Spermler, 23 kromozom içeren farklı kısımlardan oluşmakla birlikte bağ denilen kısımda genetik şifrelerini taşırlar. Ovum hücresi ise kadındaki üreme hücresi olmakla birlikte, insan vücudunun gözle görülebilecek en büyük hücresidir. Döllenme için erkek üreme hücresinin 48-72 saati varken, kadın üreme hücresinin ise sadece 24-48 saati vardır. Bu süreler dışında hücreler döllenme özelliklerini kaybederler. Dolayısıyla bu süreler içinde döllenmenin gerçekleşmesi gerekmektedir.
Bebeğin doğum öncesi dönemine prenatal gelişim adı verilir. Prenatal gelişim içinde, döllenme ve gebeliğin ilk 2 haftasını yani germinal dönemi bilmek, gebelik hesaplaması için önemlidir. Döllenme dönemi tamamen yumurta ile spermin birleşmesini kapsarken, germinal dönem döllenmeden sonra oluşan zigotun 2 haftalık sürecini barındırır. Döllenme, kadın üreme hücresi yumurtanın, sperm hücresini kabul etme süreci ve kromozomların kaynaşması olarak açıklanabilir. Döllenme sonucunda yarısı dişi cinsiyet hücresi ile yarısı erkek cinsiyet hücresi olan 46 kromozomlu olarak tek bir hücre meydana gelir ve bu yeni hücrenin adı zigottur. Zigot oluştuktan 36.saat sonra bölünmeye ve rahime doğru hareket etmeye başlar. Döllenmeden yaklaşık 10 gün sonra yumurta rahime yapışma gösterir ve tekrar bölünür, bölünen parçalardan biri bebeği diğeri de bebeğin gelişimine yardımcı olan plasentayı oluşturur.
Gebe izleme formuyla yapılan bu takipte gebeliğin her farklı zamanına yönelik testler yapılabilmektedir.
Döllenme Dönemi de Gebelik Süresine Dâhildir!
Yazımızdan da anlaşılacağı gibi aslında 1. Ve 2. haftalar hamilelik dönemi olarak kabul edilmez ve henüz ortada bir bebek yoktur. Ancak vücudun yumurtlama ve döllenme için çalıştığını söyleyebiliriz. Döllenmenin tam tarihini bilmek ya da tespit etmek zordur. Kolay olan anne adayının son adet tarihini hatırlamasıdır. Bu durum zigot henüz rahme düşmeden önce dahi annenin hamileliğinin kabul edildiği anlamına gelmektedir. Anne adayı hamilelik boyunca her zaman bebeğin gelişiminden 2 hafta önce ilerler. Aslında anne hamileliğinin 3.haftasında olduğunu düşünürken bebek aslında 1 haftalıktır. Gebeliğin ilk haftasının bilinmesi anne ve baba adayları için iç rahatlatıcı bir bilgi olma özelliğini taşır. Hamilelik sürecinde her bir gün, anneler ve babalar, merak ettiklerini öğrenerek, dikkatli olmak için ellerinden geleni yaparlar. Bunlardan en önemlisi doğumun tam olarak ne zaman gerçekleşeceği sorunudur. Yani gebeliğin ne zaman oluştuğunu bilir ve zamanı doğru hesaplarsanız kolayca doğumun gerçekleşeceği tahmini tarihi de tespit etmiş olursunuz. Ayrıca hamilelik tanısının konmasıyla birlikte sizin ve doğacak bebeğinizin sağlığı için belli aralıklarla takiplere gitmek gerekir. Gebe izleme formuyla yapılan bu takipte gebeliğin her farklı zamanına yönelik testler yapılmaktadır. Gebelik hesaplaması sayesinde doğru haftayı bilebilirsiniz. Bu bilgi ile hangi haftada hangi testin yapılması gerektiğini kontrol edebilir, zamanında yapılan bu testlerle doğacak bebekte, anne karnında ortaya çıkacak hastalıklara erken tanı koyulabilir, gebeliğin sağlıklı bir şekilde seyredip seyretmediğini öğrenebilir, gebelikte ortaya çıkabilecek istenmeyen durumları anlayabilirsiniz.
Kadınlarda üreme fonksiyonu, erkeklerden farklı olarak periyodik olarak devam eder. Bu periyot, 28 günlük, rahim iç yüzeyinde oluşan damar ve dokuların kan ile birlikte vücuttan atılması şeklindeki fizyolojik dönemdir ve buna siklus adı verilir. Buna halk arasındaki adıyla regl ya da âdet denilebilir. Döllenmiş yumurtanın gelip yapışmasını ve buradan beslenmesini sağlayacak damarlı bir doku rahmin iç yüzeyinde, her ay düzenli olarak oluşur. Eğer döllenmiş bir yumurta yoksa doku kendini yenilemek için rahimden ayrılır ve kanamalar gerçekleşir. Bir sonraki siklus döngüsüne kadar döllenmiş bir yumurta varsa kanama olmayacaktır. Kanamanın başladığı ilk gün siklus döngüsünün ilk günü sayılır ve bu dönemin bitişi olarak diğer kanamanın başladığı gün kabul edilir. Gebeliğin gerçekleşmesi için en uygun dönem ise bu 2 dönemin ortasındaki zamanlardır. Eğer bir kadının döngüsü 28 günde bir ise gebelik yani yumurta oluşumu dönemi ilk kanamanın başlangıcından 14 gün sonra gerçekleşecek demektir. Bu sebeple 14.günden itibaren kadının gebelik ihtimali yüksektir. Özellikle çocuk sahibi olmak için hazırlanan adaylar için bu süreler önemli olmakla birlikte, gebelik için tarihlerle ilgili planlı olmak, gebelik hesaplama anlamında olumlu bir faktördür.
Gebeliğin kaçıncı haftada olduğunu öğrenmenin başka bir yolu da geri sayma yöntemidir. Anne adayının son regl döngüsünün ilk gününden 3 ay geri sayıp 7 gün ekleyerek hamilelik haftasını doğru hesaplayabilirsiniz. Örneğin, son adet dönemi 20 mart ise, 3 ay öncesi, 20 aralıktır. Yani 27 aralık tam olarak gebeliğin başladığı tarih olmaktadır.
Regl Döngüsü Düzensiz Olan Anne Adayları Ne Yapacak?
Regl döngüsü normal ve düzenli ilerleyen adaylar için hesaplama yöntemleri gayet iyi sonuçlar verirken, düzensiz regl döngüsüne sahip anne adayları için durum zorlaşabilir. Bu konuda yardım alabilmeniz için doktorunuza danışmanız gerekiyor. Doktorunuz size gebelik hesaplama ile ilgili önemli veriler verebilir. İlk olarak yapılabilecek şey rahmin ölçüsünü almaktır. Rahim ölçüsüyle gebeliğin tahmini olarak geldiği evreyle ilgili yorum yapılabilir. İkinci bir yöntem ise ultrason kontrolüdür. Ultrason kontrolü çoğunlukla regl düzensizliği, daha önce düşük vakaları yaşamış, komplikasyonlu gebelikler geçirmiş ve son regl döngüsünü hatırlamayan anne adayları için idealdir.